Meraklısına kaynaklar 2014-2015

 

MÜZİK

 

Müzik / 1915-2015 Hakikat & Umut

Ermeni-Amerikalı besteci ve udî Ara Dinkjian Türkiye, Ortadoğu ve Avrupa’da tanınan bir sanatçıdır. “Vazgeçtim”, “Ağladıkça”, “Sarışın”, “Yine mi Çiçek”, “Son Sardunyalar” gibi pek çok şarkısı dillere pelesenk olmuştur. Kurduğu müzik toplulukları (Night Ark, Secret Trio ve Ara Dinkjian Quartet) muhtelif müzik tarzlarını ve öğelerini aradaki dikiş izlerini belli etmeksizin birbiriyle harmanlamıştır. Şimdiyse “1915-2015 Hakikat & Umut”la birlikte Ara Dinkjian Ermeni Soykırımı’nı kendi eşsiz müzikal tarzıyla ifade ediyor. Ara Dinkjian, hakikat zaman zaman acı ve hatta çirkin olsa bile, insanlığın gelecek için yegane umudunun en nihayetinde hakikat olduğuna inanıyor. İşte bu proje, insanlığa duyulan derin bir saygı, aşk ve umutla birlikte hakikatin kabulüne dayanıyor.

Daha fazla bilgi için: http://kalan.com/audio/1915-2015-truth-hope-in-memoriam-april-24th-ara-dinkjian/

 

Müzik / Gomidas Vartabed “Yerkaran”

Ari Hergel ve Burcu Yıldız tarafından hazırlanan YERKARAN albümünün repertuvarı, Gomidas Vartabed’in on dokuzuncu yüzyıl sonu ve yirminci yüzyıl başında Osmanlı ve Rus İmparatorlukları topraklarında yaşayan çeşitli kaynak kişilerden ve yazılı kaynaklardan derlemiş olduğu binlerce şarkı içinden seçildi. YERKARAN, Kütahyalı müzisyen, derlemeci, besteci, şef ve müzikolog Gomidas Vartabed’in geride bıraktığı çok dilli müzikal mirası yüzyıl önce donmuş bir repertuar olmaktan çıkarıp yeni paylaşımlara vesile oluyor. Albüm Aram Kerovpyan, Ara Dinkjian, Norayr Kardashian, Ashugh Bingyol, Aytekin Ataş, Şevval Sam, Levent Güneş, Murat İçlinalça, Tatyana Bostan, Sami Dural ve Ali Tekbaş gibi Türkiye’den, Ermenistan’dan, Fransa’dan ve Amerika’dan çeşitli sanatçıların icralarını içeriyor. Albümün kitapçığında Türkçe, Ermenice ve İngilizce metinler, şarkı sözleri ve çevirilerinin yanı sıra arşiv niteliğinde görseller de yer alıyor.

Daha fazla bilgi için: http://kalan.com/2014/01/28/gomidas-vartabed-yerkaran/

 

Müzik / Petag Dersim Ermeni Halk Şarkıları

 

“Kâinatta yankılanmış hiçbir ses kaybolmaz. Daha çocukluk yıllarımda bazı köylerimizin adlarını içimden tekrarlar dururdum ‘Norşin’, ‘Hopik’, ‘Axweşî’, ‘Sorpiyan’... Ne var ki, kendi anadilim Zazaca da bu kelimelerin karşılıklarını bir türlü bulamazdım. Sonra anneme sorardım, annem; ‘oğlum o isimler Ermenilerden kalma’ diyerek hızlıca geçiştirirdi. Adlarını köylerimize veren Ermeniler artık yoktu, sanki yer yarılmış, toprak yutmuştu. Köy adlarını, virane kiliselerini, mezar taşlarını bize bırakıp nereye ‘gitmiş’ olabililerdi ki? Bazen, yıkık kilise duvarlarından kalma taşlar; sıvanmamış, eski yapı evlerimizin duvarlarında tek tük göze çarpardı. Bu taşların dili yok muydu, kimse yok mu onların dilinden anlayan, hangi taşa işlenmişti yankılar?”

Daha fazla bilgi için: http://kalan.com/audio/petag-mikail-aslan/

 

Müzik / Sınırsız Ezgiler: Ermenistan Türkiye Gençlik Orkestrası

Ermenistan Türkiye Gençlik Orkestrası, şef Nvart Andreassian'ın öncülüğünde, şef Cem Mansur'un katkısıyla Anadolu Kültür bünyesinde kuruldu. İlk kez bir araya gelen genç müzisyenlerin, ilk etkileşimlerini, birbirlerinin rahle arkadaşı olarak bir orkestra oluşturmaya çalışmalarını, provalarını, önyargılarını, zamanla farklılaşan fikirlerini gözlemlemek adına tüm süreci belgeleyen, müzisyenlerle yapılan röportajlara dayanan “Sınırsız Ezgiler: Ermenistan Türkiye Gençlik Orkestrası” belgeselinin yönetmenliğini Erol Mintaş üstlendi.

Daha fazla bilgi için: http://www.anadolukultur.org/tr/calisma-alanlari/ermenistanla-kultur-sanat-diyalogu/ermenistan-turkiye-genclik-senfoni-orkestrasi/45

 

Müzik / Anadolu Quartet

Anadolu Quartet’ın oda müziği formundaki repertuvarında Âşık Veysel'den Aram Tigran'a, Nurettin Rençber'den Neşet Ertaş'a uzanan halk ozanlarının eserleri, Anadolu halklarının anonim ezgileri, etnik dünya müzikleri ve film müzikleri bulunuyor. Seslendirdikleri eserlerin düzenlemeleri Anadolu Quartet’e ait... Grup, bugüne değin, Mehmet Atlı, Tara Jaff, Şerko Kaniwar, Siavash Shahani ve Sakina Teyna gibi sanatçılarla aynı sahneyi paylaşarak izleyenleri farklı formlarla etkilemeyi başarmış ve konser programları içerisinde zaman zaman emprovizasyonlara yer vererek gerçekleştirdikleri performanslarla dikkatleri üzerine çekmiştir.

Performans kayıtlarını dinlemek için: http://www.anadoluquartet.com/kayitlar

 

Müzik / Anadolu Ermeni Halk Müziği

Ermeni Müzik topluluğu Knar’ın bir ürünü olan “Anadolu Ermeni Halk Müziği” albümü birlikte yaşayan tüm halklar gibi yaşadıkları topraklara, Anadolu müzik kültürüne benzerlikleriyle dikkat çekiyor. Özünde iki taraflı bir etkileşim sonucu olan bu benzeşme aslında uygarlık  tarihi boyunca her zaman sanatı daha iyiye götüren bir süreç olagelmiştir. Bu yanıyla; Ermeni halk müzikleri ağırlıklı olarak sosyal içerikli bir döngü içerisinde düğün, aşk, iş ayrılık, ninni, göç ve kahramanlık şarkılarından oluşan albüm iyi bir örnek sayılabilir. 

Daha fazla bilgi için: http://kalan.com/audio/anadolu-ermeni-halk-muzigi-grup-knar/

 

YAYIN
  
Yazı / Bir Ermeni Olarak Ne İstiyorum? 

Ermeniyim. Öyle gururla filan değil. Hasbelkader Ermeni… Kainatın vâkıf olmadığım birtakım sırları sonucu Hagopcan’dan ve Maritsa’dan doğmuşum. Hasan ve Melike’den de doğabilirdim ya da Hans ve Marta’dan ya da Haim ile Maia’dan… O zaman hikâyem herhalde biraz farklı olurdu ama öyle olmadı. Beni Hagopcan ve Maritsa dünyaya getirdi. Türkiye’de, İstanbul’da… Ermeniyim. Öyle gururla filan değil. Hasbelkader.

Ermeniyim. Yani kimine göre ne istesem “çok”, ne istesem “ne haddime!”, ne istesem “Hadi oradan!”, ne istesem “Ben kim oluyorum ki!”…

Bunları biliyorum, yaşadım, gördüm. Ama işte, insan evladı çiğ süt emmiş, istedi mi istiyor. Ben de o hesap… Bir şeyler istiyorum. Hayal ediyorum. Hayal etmek istiyorum.

Bu, kişisel bir yazı. 24 Nisan 2015’in, yani yüz yıl önceki o “Gide, bir daha gelmeye” denilen kara günlerin yüzyıldönümünün bir gün öncesinde, ondan, bundan, şundan, kendimden, ne istediğimi yazmak istedim. Aslında sadece yükten –Ermeni olmanın yükünden– biraz sıyrılabilmek, biraz ferahlayabilmek, önümdeki geleceğe biraz daha hafifleyerek bakabilmek için.

Yazının tamamını okumak için: http://yenifikirsokagi.com/2015/04/23/bir-ermeni-olarak-ne-istiyorum/

 

Yazı / Türkiyeli Ermeniler'den Çağrı: Bak Kardeşim!

Bak kardeşim,

Ermeni Soykırımı’nın üzerinden 100 yıl geçti. Bir halk, ninenin, dedenin birlikte yaşadığı bir halk, devlet tarafından sistematik olarak katledildi. Bundan 100 yıl önce sokakta karşılaşacağın beş kişiden biri Ermeni iken bugün sokakta Ermenilere rastlamak o kadar kolay değil. Ne oldu onlara? Sor kardeşim…

Dur kardeşim kızma hemen dinle…

Devlet Baba bizi hain ilan etti, lanetli ilan etti, bir canavarmışız gibi bahsetti bizden. “Farklılıklarımızı fıkralaşacakken” farklılıklarımız bizi birbirimizden ayırma aracına dönüştü. Okulda okuduk, medyada gördük, evde dinledik… Sahte bir tarih ile kandırıldık hepimiz. Nefret ettik birbirimizden. Sistem ne zaman ”error” verse milliyetçilik kapladı ortalığı. Örttü sorunun üstünü. Düştük birbirimize...

Gör kardeşim, duy canım kardeşim…

Yazının tamamına ulaşmak için: http://www.norzartonk.org/?p=15926

 

İnceleme - Yazı / Farklılıkları ve benzerlikleriyle Ermeniler ve Türkler

Hrant Dink Vakfı’nın Ermenistan Türkiye Normalleşme Süreci Destek Programı’nın “Sınırları Aşıyoruz” Ermenistan -Türkiye Burs Programı ile Ermenistan’a giden ve Ermeniler ile Türkler arasında kültürel benzerlikleri ve farklılıkları katılımcı gözlem yoluyla araştıran antropolog Emine Onaran İncirlioğlu, Şubat ayında başlayan ve 4 ay süren çalışmasında edindiği gözlemlerini aktardı.

Yazının tamamını okumak için: http://www.agos.com.tr/tr/yazi/11966/farkliliklari-ve-benzerlikleriyle-ermeniler-ve-turkler

 

İnceleme / Ermenice Süreli Yayınlar 1794-2000

Aras Yayıncılık, Ermenice süreli yayınların iki asıra ve dört kıtaya yayılan yolculuğunu araştırmacı Zakarya Mildanoğlu'nun ayrıntılı bibliyografyasında okurla buluşturuyor. On yıllık bir çalışmanın ürünü olan kitap, 19. yüzyıldaki Osmanlı modernleşme hareketlerinin izlerinden Ermeni harfli Türkçe periyodiklere, 20. yüzyılın çalkantılı siyasi atmosferinden, Sovyet etkisine ve Diyaspora'ya, bir yandan Ermeni halkının yakın tarihine ayna tutarken, diğer yandan yayımlandıkları ülkelerin politik ve kültürel eğilimlerine dair bir arkaplan sunuyor.

Daha fazla bilgi için: http://www.arasyayincilik.com/tr/kitaplar/ermenice-sureli-yayinlar-1794-2000/155

 

İnceleme / Muş, Güzel Muş: Ermenistan'dan ve Türkiye'den Hatıraları Resmetmek | Մուշ, քաղցր Մուշ. քարտեզագրելով հուշեր Հայաստանից և Թուրքիայից 

Kitap, “Birbirimizle Konuşmak” Projesi kapsamında 2011 - 2012 yılları arasında Türkiye ve Ermenistan’da yapılan yerel tarih atölyelerinin ürünü olarak ortaya çıktı. Sözlü tarih, fotoğraf ve performans sanatları yoluyla üç ayrı grupta yürütülen yerel tarih atölyelerine her iki ülkeden toplam yirmi üniversite öğrencisi katıldı. Öncelikle 2011’in Ekim ayında Muş’ta buluşup birbirleriyle tanışan ve ardından ilgili çalışma grubunda eğitim alan gençler kent merkezi ve çevre köylerinde yaşayanlarla ve yerel kurum temsilcileriyle görüşmeler yaptılar. Kent hafızasında yer alan hatıraları, hikâyeleri, nesneleri ve mekanları fotoğraf, ses ve video olarak kayda geçirdiler. 6 ay sonra Ermenistan’da bir araya gelen grup, Gümrü kenti çevresinde Muşluların yerleştiği köyleri ziyaret ederek hafızalarda kalan Muş'un izlerini sürdüler.

Daha fazla bilgi için: http://www.anadolukultur.org/tr/calisma-alanlari/ermenistanla-kultur-sanat-diyalogu/birbirimizle-konusmak/17

 

Sözlü Tarih / Birbirimizle konuşmak

Kitap, Ağustos 2009 ile Şubat 2010 arasında Ermenistan ve Türkiye’nin çeşitli yerlerinde yürütülen Ermenistan-Türkiye Uzlaşım Sürecine Katkı Olarak Yetişkin Eğitimi ve Sözlü Tarih Çalışması başlıklı araştırma projesinin ürünü. Sözlü tarih yöntemi kullanılarak hazırlanan kitap, her iki ülkede halktan insanların hikâyelerini içeriyor. Mülakatları Ermenistan’ın Dilijan kentinde düzenlenen yaz kampında sözlü tarih becerileri ve metodolojisi üzerine eğitim alan öğrenciler yürüttü. Bu eğitim çerçevesinde katılımcılar, sözlü tarih yoluyla, sıradan insanların bugünün bağlamında geçmişe anlam vermek için tarihsel olayları nasıl anlattıklarını araştırdılar. Geçmişin hatırlanmasında farklı kaynakların kullanıldığı, kişilerin kendi deneyimleri ve anılarının yanı sıra, “sonradan oluşan bellek” (eski kuşaklardan aktarılan anılar), tarih ve medya gibi başka kaynakların da katkıda bulunduğu bu araştırmada, Türkiye ve Ermenistan’da farklı geçmişlerden ve bölgelerden kişilerle mülakatlar yapılıp bu kişilerin yakın tarihi nasıl hatırladıkları ve yeniden kurguladıkları belgelendi. 

Daha fazla bilgi için: http://www.anadolukultur.org/tr/calisma-alanlari/projeler/birbirimizle-konusmak/17

 

İnceleme / Amerika'dan Bitlis'e William Saroyan

Saroyan'ın yazar kimliğini, kişiliğini, sanatçı ruhunu ve görüşlerini yansıtan, doğumunun 100. yıl dönümüne adanmış bir kaynak kitap… Yazarın son yıllarında kaleme aldığı "Bitlis" oyununun yanı sıra bu derlemede Ara Güler, Aziz Gökdemir, Bedros Zobyan, Dickran Kouymjian, Fikret Otyam, Garig Basmadjian ve Stephen D. Calonne'un yazıları yer alıyor. Saroyan'ın 1964'te yapmış olduğu Anadolu ve Bitlis gezisinin izleri, ona eşlik eden Cumhuriyet gazetesi yazarı, fotoğraf sanatçısı Fikret Otyam ile Marmara gazetesi editörü Bedros Zobyan'ın kalemlerinden aktarılıyor.

Daha fazla bilgi için: http://www.arasyayincilik.com/tr/kitaplar/amerikadan-bitlise-william-saroyan/53

 

Rapor / Toplumsal Barışın İnşasında Öğretmenlerin Rolü

 

Toplumsal Barışın İnşasında Öğretmenlerin Rolü / Kürt Meselesi Okula Nasıl Yansıyor? başlıklı yayın, özellikle zor sosyal ortamlarda görev yapan eğitimcilerin öğretim becerilerinin desteklenmesini amaçlayan bir proje çerçevesinde hazırlandı. “Barış Sürecinde Bir Aktör Olarak Öğretmenlerin Desteklenmesi” başlıklı bu proje, ülkemizde on yıllardır süre giden şiddet ve çatışmanın yarattığı travmatik ortamın eğitim alanı açısından tahlil edilmesini, değişim için politika önerilerinin geliştirilmesini ve ilköğretim dönemi öğretmenleri ile öğretmen adaylarının bilgi ve beceri yönünden desteklenmesini amaçlıyordu. 

Daha fazla bilgi için: http://www.hyd.org.tr/?pid=983

 

Kitap / Ayrımcılık - Örnek Ders Uygulamaları

Çeşitli ayrımcılık konularına yönelik örnek ders uygulamaları… İstanbul Bilgi Üniversitesi Sosyoloji ve Eğitim Çalışmaları Birimi’nin “Ayrımcılık sorunu eğitim ortamlarında nasıl ele alınabilir? Eğitimcilere yönelik örnek ders uygulamaları ve kaynak destek projesi” çerçevesinde ürettiği metinler ve ders modüllerinden oluşan iki kitap ve interaktif DVD…

Örnek derslerden bazılarını izlemek için: http://secbir.org/interaktif/dersler.html

 

Rapor / Burada Benden de Bir Şey Yok mu Öğretmenim?

Bu çalışma, Tarih Vakfı’nın, “Toplumsal ve Siyasal Çatışmaların Yaşandığı Toplumlarda Uzlaşma Aracı Olarak Eğitimin Rolü” projesi kapsamında yürütülen ve Kürt sorunu üzerinden eğitim sürecinin çatışma ortamına etkisini anlamaya çalışan alan araştırmasının sonuçlarını değerlendiriyor. Türkiye'nin 20 farklı ilinde ilk ve orta öğretim öğretmenleri, öğrenciler ve öğrenimini tamamlamış farklı mesleklerden 121 kişiyle görüşülerek gerçekleştirilen araştırma, eğitim süreçlerinin içinde bulunulan toplumsal bağlamla ilişkili olarak nasıl deneyimlendiği; okulda sunulan bilgiler ve belirli toplumsal bağlamların etkileşimi sonucunda ne tür bir kimlik, toplum ve tarih vizyonu geliştirildiği; benlik ve öteki algılarının eğitim süreciyle ilişkili olarak nasıl şekillendiği ve şiddet dili, çatışma, dışlama, ötekileştirme gibi olgu ve eğilimlerin bu sürecin hangi noktasında, hangi dinamikler sonucunda ve nasıl ortaya çıktığına ilişkin cevaplar arıyor.

Raporu okumak için tıklayın: http://www.tarihvakfi.org.tr/tup/download/TV_final_rapor.pdf

 

Derleme / Eğitim, Çatışma ve Toplumsal Barış

Eğitimde “hassas” konuları nasıl ele almak gerekir? Bu konular tüm kimliklerin kendilerini eşit ve ait hissedecekleri bir demokratik kültürü geliştirecek şekilde nasıl tartışılabilir? Farklı etnik ve dinsel kimlikleri ders kitaplarında nasıl temsil etmek gerekir? Eğitim toplumsal uzlaşma rolü oynayacak şekilde nasıl yeniden kurgulanabilir? Tarih Vakfı ve İstanbul Bilgi Üniversitesi Sosyoloji Bölümü’nün 19-20 Haziran 2010’da İstanbul’da düzenlediği “Toplumsal Barış İçin Eğitimin Yeniden Yapılandırılması Uluslararası Sempozyumu”nda sunulan tebliğlerin bir araya getirildiği bu derleme, Türkiye’den ve dünyadan farklı örnekler ışığında bu tür sorulara cevap arıyor ve eğitimin, toplumsal barışın inşasında oynayabileceği rolü konu alıyor.

Kitabı okumak için tıklayın: http://www.tarihvakfi.org.tr/tup/download/TV_egitim.pdf

 

Foto-röportaj / Kumkapı Ermeni Balıkçıları 1952

Ara Güler'in, 1952'de Kumkapı'da, bugün artık tarih olmuş balıkçı semtinde geçirdiği günler sırasında çektiği fotoğraf ve yaptığı söyleşiler, Aras Yayıncılık tarafından Kumkapı Ermeni Balıkçıları adıyla yayımlandı. Kitapta usta fotoğrafçının objektifinden çıkmış ve bazıları bugüne de hiç yayımlanmamış 56 siyah beyaz fotoğraf yer alıyor.

Daha fazla bilgi için: http://www.arasyayincilik.com/tr/kitaplar/kumkapi-ermeni-balikcilari-1952/50

 

Hrant Dink yazıları / 19 Ünlü Sesten Tililili...

"Biz iki nedenle çekeriz 'tililili'yi der Rakel. Biri sevincimizde, diğeri ağıtımızda."
Adını Hrant Dink'in bir yazısındaki bu sözlerden alan "Tililili" projesi, 19 Dink yazısının seslendirilmesinden oluşan bir ses enstalâsyonu çalışması. Aynı zamanda Hrant Dink'i daha yakından tanımak isteyenler için bir fırsat.

Sesli yazıların bulunduğu sayfaya ulaşmak için: http://www.arasyayincilik.com/tr/detay/19-unlu-sesten-tililili/6

 

Politika-Tarih / Bir Daha Asla! Geçmişle Yüzleşme ve Özür

Geçmişle yüzleşme, Türkiye’nin başına açılmış bir bela değil, dünyanın gündemindeki bir mesele, evrensel bir dava. Bu yüzden uluslararası karşılaştırmalar ve dünyanın her köşesinden örnekler, Türkiye’deki unutma kültürünü dönüştürmeye katkıda bulunacaktır. Adalet duygusunu onarıcı bir hatırlama kültürünün, uygarlık sürecinin bir parçası olduğunu kabul etmek için… Bu kitabın odak noktası, devletlerin geçmişte işledikleri suçlar için diledikleri resmî özürler. Uluslar arasında yaşanan çatışmalar, azınlıklara/muhaliflere karşı işlenen ihlaller, etnik çatışmalar ya da savaşlarda işlenen insanlık suçları, savaş suçları ve soykırımlar için dilenen bu özürler barış, demokrasi ve insan haklarına saygılı bir siyasal kültür oluşmasına hizmet ediyor. Ayrıca yaşananların “bir daha asla” yaşanmaması için alınacak önlemlerin de yolunu açıyor.

Kitabı okumak için: http://www.aciktoplumvakfi.org.tr/pdf/bir_daha_asla_ekim_2013.pdf

 

Edebiyat-Öykü / Anıt Öykü

Kevork Kirkoryan'dan nefreti öldürmek üzerine bir 24 Nisan öyküsü…

Okumak için: http://www.agos.com.tr/haber.php?seo=anit-oyku&haberid=1291

 

Edebiyat-Şiir / Balkıs

Şiirde Birinci Yeni’yi ya da çok daha bilinen ismiyle Garip akımını hep üç isimle (Orhan Veli, Oktay Rifat ve Melih Cevdet Anday) andık genellikle; oysaki bu üç şair bu akımın öncüleriydi. Bu üçlü, o güne kadar şiirde var olan aşırı duygusallığa, basmakalıp söyleyişe başkaldıran şiirlerini Garip adıyla bir kitapta topladılar; işte kitaba koyulan “Garip” adı da zamanla hem üç şairi yansıtan bir kimlik kazandı hem de şiirde yeni başlayan bir akımın adı oldu. İstanbullu iki şairin, Garbis Cancikyan ve Haygazun Kalustyan’ın birlikte kaleme aldıkları Balkıs da, ilk baskısı 1942 yılında yapılmış bir şiir kitabı; yani o ünlü Garip kitabının yayımlanmasından bir yıl sonra. Bir başka deyişle, Garbis Cancikyan ile Haygazun Kalustyan’ın bu kitabı, aslında, Garip akımının bir uzantısı ama birçoğumuz bunu yetmiş yılı aşkın bir zaman sonra bugün öğreniyoruz! Kitabın, yayınevinin “Kayıp Şairler” dizisinden çıkmış olması da bu yüzden zaten...

Daha fazla bilgi için: http://alisveris.iskulturyayinlari.com.tr/tanim.asp?sid=EK27PJO8MK1KANDYZPDD

 

Mimari / Batılılaşan İstanbul’un Ermeni Mimarları

“Osmanlı Modernleşmesi” olarak da anılan ve bütün 19. yüzyılı kapsayan, 20. yüzyılın başlarına kadar devam eden Batılılaşma süreci, İstanbul’un fiziksel çehresini değiştirdi. Başta Balyanlar olmak üzere, önce piyasadan yetişen, sonra Avrupa ülkelerindeki okulları bitiren ve en son da Sanayi-i Nefise Mektebi’nden mezun olan Ohannes Serveryan, Mıgırdiç Çarkyan, Bedros Nemtze, Mihran Azaryan, Hovsep Aznavur, Levon Güreğyan, Aram ve İsak Karakaş kardeşler, Keğam Kavafyan, Yetvart Terziyan, Andon ve Garabed Tülbentciyan gibi Ermeni mimarlar bu değişimde çok büyük bir rol oynadılar. 19. yüzyılda ve 20. yüzyıl başında İstanbul’un şekillenmesinde rol oynayan Ermeni mimarların katkılarını ortaya koyan kitap, Hrant Dink Vakfı Yayınları’ndan çıktı.

Daha fazla bilgi için: http://www.hrantdink.org/?Publications=7&id=239

 

İnceleme / Edebiyatta Ermeniler

Murat Belge bu kitapta, toplumsal hafızada takılıp kalan, edebiyat aracılığıyla ortaya çıkan “Ermenileri” inceliyor. Hangi dönemde, hangi romanda Ermeniler nasıl yer aldılar? Toplumun olağan bir parçası iken ne zaman “düşman” oldular? Kıyım, edebiyatımızda nasıl işlendi? Kıyımın ve mülkiyet transferinin ortaya çıkardığı “yeni” dönem, romanlarda nasıl anlatıldı? Osmanlı’dan Cumhuriyet’e devreden edebî miras içinde Ermenilere ne oldu? Murat Belge ele aldığı roman ve şiir örneklerine bu soruları yöneltirken, bir yandan da milliyetçiliğin edebiyatta hangi zihinsel performanslarla zuhur ettiğini, bastırılanın bilince nasıl çıktığını ve edebî dili nasıl etkilediğini inceliyor.

Daha fazla bilgi için: http://www.iletisim.com.tr/kitap/edebiyatta-ermeniler/8766#.U8_Ij_l_tkM

 

Öykü / Söyle Margos Nerelisen?

Ermenice edebiyat çevrelerinde Ermeni taşra edebiyatının yaşayan temsilcisi olarak bilinen Mıgırdiç Margosyan'ın Türkçede ikinci öykü kitabı... Öykülerinde, doğduğu yöreleri, Diyarbakır'ı, özellikle de 1940'lı, 1950'li yıllarda Diyarbakır'daki sıradan insanların günlük yaşamlarını sunan Margosyan, bu kitabında da bir Anadolu çeşnisiyle damaklarda çok değişik, hoş ve buruk bir tat bırakıyor.Ermeni, Süryani, Keldani, Pırot, Kürt, Türk, Yezidi gibi farklı kimlik ve kültürlerin Anadolu'su en yalın haliyle, renkli kişiliklerle gözlerimizin önüne seriliyor. Tarihin biraz öykü, öykülerin de biraz tarih olduğu, keşfedilmeyi bekleyen bir dünya kapı aralığından el sallıyor hepimize. Bu kitabı okuyunca, insan ister istemez, babasının her defasında inatla, ısrarla Margosyan'a sorduğu soruyu kendine yöneltme ihtiyacı duyuyor: "Sahi, ben nereliyim?"

Daha fazla bilgi için: http://www.arasyayincilik.com/tr/kitaplar/soyle-margos-nerelisen/95

 

Araştırma Dizisi / Bir Zamanlar Ermeniler Vardı

Türkiye toplumunun büyük ve derin kaybı Hrant Dink’in katledilmesinden bir yıl sonra, anısına hazırlanan, bir Birikim dergisi yazıları derlemesi… “Bir Zamanlar Ermeniler Vardı!.. sayısını hazırladığımızda Hrant hayattaydı ve ‘sorun’un her iki tarafının, Ermeniler ve Müslüman Türk-Kürtlerin, içine hapsoldukları o fasit daireyi kırabilmek için olağanüstü bir çaba içerisindeydi.”

Daha fazla bilgi için: http://www.iletisim.com.tr/kitap/bir-zamanlar-ermeniler-vardi/8117#.U8_MOvl_tkM

 

Tarih Dizisi / Sessizliğin Sesi III - Ankaralı Ermeniler Konuşuyor

Hrant Dink Vakfı’nın 2011 yılından bu yana yürüttüğü sözlü tarih projesi kapsamında bu yıl Ankaralı Ermenilerle mülakatlar gerçekleştirildi. 10 Ankaralı Ermeni’nin mülakatına yer verilen kitap için Raymond H. Kévorkian giriş yazısını, Özgür Bal da sonsözü yazdı.

"Eylül 1915 başlarında kadın, çocuk, yaşlı, Ankaralı Apostolik ve Katolikler, polis tarafından mühürlenen evlerinden çıkarıldılar. Sayıları binleri bulan kitle, şehrin dışındaki garda bir araya getirildi. Burada, en az 25 gün kaldılar. Bu süre, mallarını ellerinden çekip almaya ve genç kızlar arasında en çekici olanları ihtidaya ve bir Müslümanla evlenmeye ikna etmeye yetecek uzunluktaydı. Teklifi kabul edenlerin şehre dönmesine izin verildi, diğerleri, nihayetinde Eskişehir ve Konya’ya yollanarak, orada, Suriye’ye giden tehcir hattına katıldılar."

Daha fazla bilgi için: http://www.hrantdink.org/?Publications=7&id=1272&Lang=

 

Tarih Dizisi / Sessizliğin Sesi II - Diyarbakırlı Ermeniler Konuşuyor

“Bu çalışma, Diyarbakır’daki Ermenilerin kültürel varlığını yeniden tasavvur etme, bir tür kurma girişimidir. Kentin, 1980’li yıllara kadar kullanılan ancak daha sonra cemaatsizlik nedeniyle hızla harabe halini alan Surp Giragos Ermeni Kilisesi'nin, yakın tarihte, Diyarbakır Belediyesi ve Ermeni kurumlarının işbirliğiyle restore edilerek yeniden ibadete açılmış olması, bu tasavvur ve yeniden kurma girişimleri açısından büyük bir önem taşıyor. Bu kitap da bu anlamda, yitik bellek denizini oluşturan damlalardan birisidir.” Ali Bayramoğlu

Daha fazla bilgi için: http://www.hrantdink.org/?Publications=7&id=631

 

Tarih Dizisi / Sessizliğin Sesi I - Türkiyeli Ermeniler Konuşuyor

“Gelin önce birbirimizi anlayalım...” Hrant Dink

Sessizliğin Sesi - Türkiyeli Ermeniler Konuşuyor kitabı, Olof Palme Merkezi’nin desteğiyle Hrant Dink Vakfı’nın 2011 yılı içinde gerçekleştirdiği Sözlü Tarih Projesi sonunda ortaya çıktı. Ferda Balancar’ın proje kapsamında yapılan görüşmelerden derlediği kitapta, İstanbul ve Anadolu’nun değişik kentlerinde yaşayan ve yaşları 19 ile 70 arasında değişen, 15 ‘Ermeni’nin hikâyesini kendi anlatımlarıyla okuyacaksınız. Doğumundan bugüne kadar Ermeni kimliğiyle yaşayanlar, kimliğini gizleyerek yaşamını sürdürenler, Müslümanlaşmış Ermeni olarak doğup sonradan Ermeni kimliğine geri dönenler ve hayatına Müslüman olarak devam edenler… Onların hikâyeleri tarihle ilgili hafızayı ve Türkiyeli Ermenilerin bugün yaşadıklarını içeriyor.

Daha fazla bilgi için: http://www.hrantdink.org/?Publications=7&id=450&Lang=

 

FİLM


Film / Saroyan Ülkesi

Sürgün bir Ermeni ailenin çocuğu olarak 1908’de ABD’de doğan Yazar William Saroyan, kendisini her zaman Ermeni, Amerikalı ve Bitlistsi (Ermenice: Bitlisli) olarak tanımlar. Yazarın, 1964’te çıktığı uzun Anadolu yolculuğunu anlatan Saroyan Ülkesi, gerek yol arkadaşlarının tanıklıkları gerekse Saroyan’ın kendi anıları ve hikâyeleri aracılığıyla yazarın öfkesini, tutkusunu, özlemini ve insan sevgisini sergiliyor. 50 yıl sonra, Saroyan’ın yolculuğunun izinde, atalarının peşinden giden bir adamın kendisini keşfedişine tanıklık ediyoruz.

Belgesel / 19 Ocak'tan 19 Ocak'a

Hrant öldürüldü, neler oldu? Ya da olmadı. Suikasttan sonraki iki yıla yayılan bir adalet skandalının hikâyesi. Türkiye sinema, tiyatro ve TV âleminin öndegelen oyuncuları anlatıyor. Yazan, yöneten Ümit Kıvanç. 

Belgeseli izlemek için: https://vimeo.com/channels/hrantdink

 

Fotoğraf /2015 Armenia

Ümit Kıvanç'ın objektifinden; Sevanavank, Echmiadzin, Khor Virap, Garni, Geghard, Genocide Museum / Soykırım Müzesi...

Fotoğraflara ulaşmak için: http://www.ipernity.com/doc/gecetreni/album/813836

 

Belgesel / Garod Belgeseli

Garod, Ermenice’de hasret demek. Halkından yoksun kalmış topraklara, memlekete ve sonsuza dek kaybolmuş bir zamana duyulan hasret. Garod, bir hasretlik hikayesi. Baba-oğul iki Ermeni müzisyenin, Onnik ve Ara Dinkjian’ın müzikal yolculuklarının, Diyasporada kurulan yaşamın ve yeniden yaratılan bir müzikal geleneğin hikayesi. Onnik Dinkjian, kendine özgü şarkı söyleme tavrı ile Amerika’da Anadolu Ermeni müziğini yaşatan önemli müzisyenlerden biridir. Diyarbakırlı olan ailesi, 1915’ten sonra Diyarbakır’ı terketmek zorunda kalmıştır. Onnik, Fransa’da doğdu ve memleketini 75 yaşına kadar hiç görmedi. Ama Diyarbakırlı Ermenilerle ve onların hikâyeleri ve şarkılarıyla büyüdü. Yine Amerika’da yaşayan oğlu Ara Dinkjian ise dünya müziğinin en önemli isimlerinden biri ve dünyanın sayılı ud icracıları arasındadır. Ara Dinkjian’ın besteleri dünyanın birçok yerinde ünlü müzisyenler tarafından, farklı dillerde yorumlanıp kaydedildi.

Daha fazla bilgi için: http://www.garoddocumentary.com/

 

Belgesel / Portakalın Uykusu

Portakalın Uykusu belgeseli Ermenistan’da yaşayan 19 yaşındaki Musadağlı bir Ermeni olan Hasmik’in dedesinin hikayelerinden bildiği Vakıflı Köyüne yolculuğunu ve atalarının direniş için çıktığı Musadağı’na tırmanışı etrafında ilerliyor. 

Fragmanı izlemek için: https://vimeo.com/117779749

 

Video-Müzik / Yağmurlu Bir Nisan Günü

 

Bir anonim Ermeni gelin türküsünü (Aravodun Temin: Sabaha Karşı, derleyen: Arusyak Sahakyan) Ayşe Tütüncü düzenledi, 42 müzisyen bir araya gelip çaldı. Çekimler Ümit Kıvanç yönetmenliğinde yapıldı. 24 Nisan kurbanları anısına... 

Videoyu izlemek için: https://vimeo.com/40639618

 

Kısa film / Ziazan

Ziazan, çok sevdiği tüpte çikolata kremasından alabilmek için amcasının valizine saklanarak Ermenistan’dan Türkiye’ye geçmeye çalışan küçük bir kızın hikayesi. Acaba Ziazan iki ülke arasındaki kapalı sınırları aşıp, macerasını gerçeklestirebilecek mi?

Daha fazla bilgi ve fragman için: http://www.cinemaplatform.org/tr/filmler/ziazan/149

 

Kısa film / Yadigar

Aralık 2010'da İstanbul'da düzenlenen Ermeni Mimarlar Sergisi için hazırlanan bir kısa film. Filmde yeralan Ortaköy, Dolmabahçe ve Nusretiye camileri ünlü Balyan ailesinin eserleridir. Djivan Gasparian'ın müziği eşliğinde.

Daha fazla bilgi için: https://vimeo.com/17288549

 

Belgesel / Komşular

Film, Ermenistan Türkiye sınırında iki köyün gündelik yaşantısını ve köyde sınırın açılması üzerine yapılan sohbetleri anlatmaktadır.

Daha fazla bilgi için: http://www.cinemaplatform.org/tr/filmler/komsular/46

 

Film / Kaybolmayın Çocuklar

Evlatlık verilen Filor, yıllar sonra bir abisi olduğunu öğrenir. Garo ve Filor, kardeş olarak ilk buluşmaları için birbirlerinden habersiz büyüdükleri Kamp Armen'i (Tuzla Ermeni Çocuk Kampı) seçerler. 80'lerde gasp edildikten sonra atıl kalan yetimhaneye yaptıkları yolculuk, iki kardeş için geçmişe doğru yapılan bir yolculuğa dönüşür.

Daha fazla bilgi için: http://www.cinemaplatform.org/tr/filmler/kaybolmayin-cocuklar/67

 

Belgesel / Öteki Kasaba

Komşular neden kavga eder? Etnik gruplar arasında kin ve önyargılar nasıl doğar? Nefin Dinç bugüne kadar çektiği, çoğunlukla Türkiye ve komşu ülkelerle ilgili olan belgesellere bir yenisini ekliyor. Öteki Kasaba’da, Türkiye’de Birgi ve Yunanistan’da Dimitsana kasabaları halklarının “öteki tarafı” nasıl gördüğünü izliyoruz. İkili ilişkileri bozan bir önyargılar ağına yakalanmış gibi duran her yaştan insan mevcut. Ama neden? Bu kin neden ve nasıl yeniden üretiliyor? Bu iki kasabayı bir yıl boyunca takip eden film, halklar arasındaki olumsuz duyguların, geçmişte kalan çatışmalı tarihten çok, milliyetçi anlayış ve eğitimle körüklendiği sonucuna varıyor.

 

Film / Ararat

Atom Egoyan’dan film içinde film… Yönetmen Edward Saroyan (Charles Aznavour), Ermeni soykırımını konu alan filmini çekmek için Kanada’ya gelir, filminin ana örgülerinden biri, Ermeni ressam Gorky'nin 1915 ile 1918 yılları arasında Anadolu’da yaşadıklarıdır... Türkiye sinemalarında gösterime girmesi engellenen filmin afişinde şöyle yazıyor: "İnkârın hüküm sürdüğü bir dünyada kimin gerçeği söylediğini nasıl belirleyebilirsiniz?"

 

Film / Ermenistan Türkiye Sinema Platformu

“Biz ortak paydası sinema olan Türkiyeliler ve Ermenistanlılarız. Sinemayı seviyoruz, sevmekle kalmıyoruz, sinemanın iyileştirici ve barıştırıcı gücüne inanıyoruz. Sinemayla birbirimize on yıllardır söyleyemediklerimizi söyleyebileceğimize, birbirimizi tanıyabileceğimize inanıyoruz. İnanmakla kalmıyoruz, bunu yapıyoruz!”

Ermenistan Türkiye Sinema Platformu, iki ülkedeki sinemacılara ortak yapımlar için yol gösterici olmayı, iletişim ağı yaratmayı ve internet sitesindeki forum bölümü sayesinde tanışarak ortak filmler düşünmeyi olanaklı kılmayı amaçlıyor.

Platform, “Kunduralarımı İstanbul’da bıraktım”, “Galata”, “Kaybolmayın Çocuklar”, “Güvercin Ustaları” ve “Komşular” adlı filmleri izleyici ile buluşturuyor.

Filmleri izlemek için: http://www.cinemaplatform.org/tr/filmler/galata/69

 

Belgesel / Yolun Başında

Türkiye ve Ermenistan'dan bir grup genç, bir uzlaşı projesi için altı ay arayla iki farklı kentte buluşur. Önce Muş´ta Ermeni yaşamının izlerini ararlar. Ardından Gümrü'de, Muş'tan sürgün edilmiş ve hayatta kalmış Ermenilerin torunlarıyla konuşurlar. Gruptaki gençler birbiriyle arkadaş olurken tarih, hafıza, soykırım, inkâr ve gerçeklik talebinin yanı sıra dostluk ve güven kavramlarını da sorgularlar. Yolun Başında, gençlerin çatışma ve uzlaşı söylemlerini tutku ve içtenlikle, yer yer alınganlık, güvensizlik ya da katıksız bir gençlik neşesiyle tartışmalarına tanıklık ediyor.

Daha fazla bilgi için: https://www.facebook.com/pages/Yolun-Ba%C5%9F%C4%B1nda-%D5%83%D5%A1%D5%B6%D5%A1%D5%BA%D5%A1%D6%80%D5%B0%D5%AB-%D5%BD%D5%AF%D5%A6%D5%A2%D5%AB%D5%B6-Beginnings/470558266334221

 

Belgesel / Habap Çeşmeleri - Bir Restorasyon Öyküsü

Fethiye Çetin’in Anneannem adlı kitabında hikâyesini anlattığı büyükannesi Heranuş Gadaryan’ın doğup büyüdüğü, bugün Elazığ-Kovancılar’a bağlı bir köy olan Habap’taki tarihi iki çeşme, Hrant Dink Vakfı’nın girişimiyle, 2011 yılının Ağustos ve Kasım ayları arasında, Türkiye’nin ve dünyanın çeşitli yerlerinden gönüllü olarak gelen Türk, Kürt, Ermeni gençlerin ve köy halkının emekleriyle restore edildi. Fethiye Çetin’in dilinden restorasyon sürecinin aktarıldığı bu belgesel, çeşmelerde yürütülen çalışmanın Habap sakinleri, gönüllü gençler ve tüm ekip üzerindeki dönüştürücü etkisini gözler önüne sererken, bir restorasyon projesinin, kültürel bilincin gelişimine ve geçmişle yüzleşmeye nasıl katkı sunabileceğini de ortaya koyuyor.

Daha fazla bilgi için: http://www.hrantdink.org/Index.php?Publications=7&id=686

 

Film / İki Dil Bir Bavul

İki Dil Bir Bavul, öğretmenliğe başladığı yıl, Doğu Anadolu'da bir Kürt köyüne atanan bir öğretmenin karşılaştığı zorlukları ortaya koyan belgesel bir çalışma. Türkçe bilmeyen çocuklar, zor hayat şartları ve gurbet, yeni öğretmenin sabrını ve azmini sınayan her şey kameraya onun gözünden yansıyor.

 

Film / Sınıf (Entre Les Murs)

Fransız banliyölerinden birinde, farklı etnik köken ve inançtan gençlerin okuduğu bir okulda öğretmenlik yapan François ve öğrencilerinin yaşadığı problemlerin anlatıldığı film, belgesele yakın ve doğal bir gerçekçiliğe sahip.

 

Film / Ölü Ozanlar Derneği (Dead Poets Society)

Mezun olduğu okula atanan bir öğretmenin, John Keating’in hikâyesi… Keating, katı kuralların hâkim olduğu okulda öğrencilerin birbirinden farklılaşmasını ve hayallerinin peşinden koşmasını ister. “Carpe Diem (Anı Yaşa)” sloganıyla özdeşleşen, alanında kült olarak kabul edilen bir film...

 

Film / Sakıncalı Düşünceler (Dangerous Minds)

Michelle Pfeiffer'i siyahî ve göçmen öğrencilere ulaşmaya çalışan öğretmen rolünde izlediğimiz film, idealist öğretmen filmlerinin öncülü sayılabilir.

 

Film / Muhteşem Münazaracılar (The Great Debaters)

Denzel Washington'un yönetmenliğini ve Prof. Tolson rolünü üstlendiği film, gerçek bir öğretmen hikâyesinden uyarlama. 1935 yılında, siyahların görece özgürlüklerine kavuşmaya başladığı bir dönemde, siyahî öğrencilerden oluşmuş bir grubu ülkenin en iyi münazara takımlarından biri haline getiren Prof. Tomson'un hikâyesi, dönemin can alıcı gerçekleri ve öğrencilerin kendilerini ispat etme öyküleriyle iç içe ele alınıyor.

 

Belgesel / Hold Me Tight, Let Me Go

Ağır duygusal travma geçiren çocuklarla birlikte çalışmak için özgün yöntemler geliştiren Barbara Dockar-Drysdale’in, İngiltere’de kurduğu Mulberry Bush okulunu anlatan ilginç bir film.

 

Belgesel / Antonia Pantoja

Porto Rikolu eğitimci, aktivist ve iki dilli eğitim savunucusu Antonia Pantoja’yı anlatan bu belgesel, ırkçılıkla ve ayrımcılıkla mücadelede Pantoja’nın yerini ve Amerika’da çift dilliliğin güvence altına alınmasındaki katkısını anlatıyor.

 

Film / Arna’nın çocukları (Arna’s Children)

Arna, İsrail işgali karşıtı ve Filistinli çocuklar için alternatif eğitim sistemi kuran bir aktivistir. Arna’nın ve çocuklarının gerçek hayatlarını belgeleyen film, Arna’nın çocuk merkezinde tiyatro eğitimi veren oğlu Jule’nin mülteci kampında yaptığı çekimlerden oluşuyor. Yusuf’un, Nidal’in, Eşref’in ve Ala’nın, yani Arna’nın çocuklarının gerçek hayatlarına tanıklık eden filmde, alternatif eğitim, hayaller, işgal, savaş, direniş, Filistin halkının trajedisi ve kardeşlik tek bir öyküde buluşuyor. 

 

VİDEO

TV programı / Anadolu’da Ermeni Yapı Sanatı

Hayko Bağdat ve Roni Margulies, İMC TV’de yaptıkları programda mimar ve yazar Zakarya Mildanoğlu ile Anadolu’da Ermeni yapı sanatının izleri üzerine konuşuyorlar. “Müslüman olmayan mimarlar cami yapabilir mi?” sorusuna sokak röportajlarında verilen cevaplar da hayli ilginç…

http://www.haykobagdat.com/videolar/zakarya-mildanoglu/

 

Sempozyum kaydı / Türkiye’de Geçmişle Yüzleşme ve Eğitim: İhtiyaçlar ve Deneyimler

Hafıza Merkezi ve Bilgi Üniversitesi Sosyoloji ve Eğitim Çalışmaları Birimi tarafından ortaklaşa düzenlenen 25 Mayıs 2013 tarihli “Türkiye’de Geçmişle Yüzleşme ve Eğitim: İhtiyaçlar ve Deneyimler” başlıklı sempozyum… Toplantının üç oturumunun görüntülü kaydını şu adresten izleyebilirsiniz:

http://www.secbir.org/?video-items=sempozyumturkiyede-gecmisle-yuzlesme-ve-egitim-1-oturum
http://www.secbir.org/?video-items=sempozyum-turkiyede-gecmisle-yuzlesme-ve-egitim-2-oturum
http://www.secbir.org/?video-items=sempozyum-turkiyede-gecmisle-yuzlesme-ve-egitim-3-oturum

 

Konferans konuşmaları / TED Talks

Okullar yaratıcılığı öldürüyor mu? Akademisyen ve eğitim danışmanı Sir Ken Robinson, yaratıcılığı besleyen bir eğitim sistemi yaratma ülküsünü eğlenceli ve son derece sürükleyici bir üslupla aktarıyor:http://www.ted.com/talks/ken_robinson_says_schools_kill_creativity.html

Sir Ken Robinson, standardize okullardan, çocukların doğal yeteneklerinin gelişebileceği kişiselleştirilmiş eğitime radikal bir geçiş savunuyor: http://www.ted.com/talks/sir_ken_robinson_bring_on_the_revolution.html 

Hindistan'ın Rajasthan bölgesinde bulunan sıra dışı bir okul, çoğu okuma yazma bilmeyen köylü kadın ve erkekleri kendi köylerinin güneş enerjisi mühendisleri, sanatkârları, diş hekimleri ve doktorları olmak üzere yetiştiriyor. Yalınayaklar Koleji adlı okulun kurucusu Bunker Roy okulun nasıl işlediğini anlatıyor: http://www.ted.com/talks/bunker_roy.html?quote=1119

Yaz okulu programları, Türkiye ve Ermenistan’dan sekiz sivil toplum örgütünün, Avrupa Birliği’nin İstikrar Aracı desteğiyle hayata geçirdiği “Ermenistan-Türkiye Normalleşme Süreci Destek Programı” kapsamında düzenleniyor.
 
Türkiye-Ermenistan ilişkilerinin normalleşmesine ve kapalı sınırın açılmasına yönelik sivil toplum faaliyetlerini desteklemek için geliştirilen program; iki ülke halkı arasındaki temasların artırılmasını, iş dünyası içinde bağların güçlendirilmesini, eğitim ve kültür faaliyetlerinin teşvik edilmesini ve her iki toplumun tarafsız bilgiye erişiminin kolaylaştırılmasını hedefliyor.
 
Ocak 2014’te başlayan ve 18 ay boyunca devam edecek olan bu programı, Ermenistan’dan Civilitas Foundation (CF), Eurasia Partnership Foundation (EPF), Public Journalism Club (PJC), Regional Studies Center (RSC); Türkiye’den Anadolu Kültür, Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV), Helsinki Yurttaşlar Derneği (hYd) ve Hrant Dink Vakfı’ndan oluşan bir ortaklık yürütüyor.

Programda, iki ülke halklarının birbirlerini daha iyi anlayabilmesine katkı sağlamak üzere, gençler, öğretmenler, sanatçılar, mimarlar ve girişimcilerin sınır ötesi buluşmaları ve işbirliklerini destekleyici atölye, eğitim, değişim programı, burslar ve seyahat destek fonu gibi olanaklar sağlanacak, televizyon programları ve yurttaş gazeteciliği gibi destek medya çalışmaları yürütülecek. Ayrıca ekonomik alan araştırmaları, toplumda tanınmış isimlerle geçmişe dair söyleşiler ve üst düzey politika yapıcılar arasında fikir alışverişleri de program kapsamında yer alacak. 

Daha fazla bilgi için: www.armenia-turkey.net

Komşulardan Haberler

  • Türkiye - Ermenistan Seyahat Fonu Başvurucularını Bekliyor!

    Hrant Dink Vakfı, iki komşu ülke halkı arasında doğrudan temasların artırılması ve her alanda işbirliklerinin teşvik edilmesi amacıyla Türkiye-Ermenistan Seyahat Fonu’nu açtı. Hrant Dink Vakfı, Avrupa Birliği desteği ile, Nisan 2014–Mayıs 2015 arasında, Türkiye ve Ermenistan’ın farklı şehirlerinden 210 kişinin komşu ülkeye ziyaretlerini karşıladı. Temmuz-Eylül 2015 arasında ise Ankara ve Yerevan’daki İngiltere Büyükelçiliklerinin ortak desteği ile 26 kişi Seyahat Fonu’ndan yararlandı. 

    Devamı...

  • 2016 Temmuz Atölyesi için başvurular açıldı!

    Ermenistan Türkiye Sinema Platformu (ETsP), 8. yılında iki ülkeden ve her iki ülkenin diasporalarından kısa filmcileri ve belgeselleri ortak yapıma uygun projeleriyle ETsP Proje Geliştirme Atölyesi'ne başvurmaya çağırıyor! Atölye, 12. Uluslararası Altın Kayısı Film Festivali sırasında 11-13 Temmuz 2016 tarihleri arasında, Erivan'da gerçekleşecek.

    Devamı...

  • Batı Ermenicesi Dil Kursu ve Kültür Seminerleri Yaz Programı

    Batı Ermenicesi Dil Kursu ve Kültür Seminerleri Yaz Programı 11 Temmuz – 12 Ağustos 2016 tarihleri arasında İstanbul’da düzenlenecektir. Yaz Programı süresince Batı Ermenicesi Dil Kursları üç uzmanlık seviyesinde gerçekleştirilecektir. 

    Devamı...